Neden Bir Şeyleri Kaçırıyoruz?

 Hepimizin hayatta kaçırdığı bir yada birden fazla tren vardır dimi.. Peki bu trenleri niçin kaçırıyoruz bunu sorduk mu kendimize belki o an fark etmiyoruz ama sonradan fark edebilmemiz lazım bunun bilincinde olmadığımız zaman ayağımıza gelen fırsatları göremez hale gelebiliriz. 

Peki, bu trenleri neden kaçırıyoruz?

Pastanın bir bölümü farkındalığımızı geliştirememiş olmamız.  Diğer bir bölüme gelirsek  çevresel faktörler olabiliyor. Farkındalık Eksikliği.!

Sadece eğitim değil, iş hayatı, evlilik, hatta yaşadığımız şehir bile çevrenin etkisiyle şekillenebiliyor. Ancak bu kadar önemli kararların, sadece birçok şeyin temelinde, farkındalığımızı geliştirememiş olmak yatıyor. Bunun çözümü ise çok net: Kendimizi farklı alanlarda beslemek, sadece tek bir tür değil; çeşitli konularda kitaplar okumak, yeni şeyler denemek ve bakış açımızı genişletmek.

Zihnimizi ne kadar farklı kaynakla beslersek, hayattaki sinyalleri o kadar net görmeye başlarız.

Çevresel Baskılar

Kaçırılan fırsatların bir diğer nedeni ise çevresel baskılar. Özellikle üniversite döneminde sıkça karşılaşılır: Okul tercihleriyle övünmeler, başarıların sosyal medyada paylaşılması, bir tür “hava atma” kültürü... Şunu unutmamalıyız: Eğitim, gösteriş için değil, kişisel gelişim içindir. Herkesin kendi hayat mücadelesi vardır. Bu yüzden başkalarının seçimleri ya da başarıları üzerinden değil, kendi ilgi alanlarımız ve değerlerimiz doğrultusunda yol almalıyız.

Çevremizden gelen olumsuz seslere kulak tıkayıp, içimize dönmemiz gerek. Ne istiyoruz? Neyi seviyoruz? Bizim için ne doğru?
dış etkilerle verilmesi sonrasında pişmanlık getirebilir.

Hayatın Diğer Alanlarında da Aynı Şey Geçerli

Diğer karar vermemiz gereken önemli noktalara bakarsak iş yaşamı da, evlilik yaşamı da çevresel faktörlerden etkilenmemesi gereken konulardır. Sonradan tüh şöyle yapsaydım şu kararı vermiş olsaydım demememiz için önceliğimiz kendimiz olmalıyız. Kendimize şu soruyu sormalıyız:

"Şu an ne kadar mutluyum? Değilsem neden?"

Mutlu değilsek, bu sorunun bir kaynağı vardır. Ve her bozulmuş yapının mutlaka bir onarım yolu da vardır. Ancak bu yolu görebilmek için önce görmeyi seçmeliyiz.

Göremezsek ne olur? Sorunun parçası haline gelir, aynı döngüleri tekrar tekrar yaşarız. Bu da hem enerjimizi tüketir hem de hayatımıza yön vermemizi zorlaştırır.

Sonuç: Erken Fark Et, Geç Kalma

Sonuçta bozuk bir şeylerin illaki düzeltilmesi için doğru bir yolu vardır peki ben bunu görebildim mi? İşte göremediğimiz zaman sorunun kaynağı olmaya başlıyoruz ve tekrar eden bozulmalar döngüsüne de girmiş oluyoruz ne yazık ki.. 

Tüm bunlar, yaşam yolculuğunun ilk basamaklarıdır. Ve bu basamaklar, tüm hayatımızı etkiler. Sonuç olarak erken farkında olma, yanlış verilen bir karardan ders çıkarabilme diyebiliriz. O zaman hepimizin doğru kararlar verdiği dönemlere😉